Bitcoin dediğimiz sanal para birimi, 2009 yılında kripto paraların en göze çarpanı olarak dünya piyasasına sunuldu. Dünya medyasının 2017 yılında en çok okunan haberleri arasına giren sanal para birimleri, arkalarında resmi bir şirket olmadan, üreticisi ve üretim yeri belli olmadan gizemli bir şekilde dünya piyasasına lanse edildi. İnternet üzerinden açık kodlar ile satın alınan, borsa hissesi gibi düşüş gösterip, artış sağlayan ve borsanın yanında yeni bir yatırım aracı olarak bir anda ortaya çıkan bu sanal para birimleri aslında sandığımız kadar da masum yatırım hisseleri değildi.
Bizim asıl merak ettiğimiz konu, bu para birimlerini kim veya kimler üretiyor? Arkalarında duran bir devlet var mı, yoksa şirketlerden daha önemli şahıslar mı var?
Teknolojinin ilerlemesi ile küresel sermayelerdeki para birimlerinin ekonomik savaşlar verdiği bu yüzyılda ABD, bu savaşı çok iyi oynuyor ve oynatıyor. İstediği ülkelere istediği baskıyı ve ambargoyu uygulayan ABD ve İsrail, insanların ceplerinden paralarını yasal olarak almak için bu tarz kripto para birimlerini, tüm dünyanın huzuruna bir yatırım aracı olarak sundu.
Bu oluşumun alt yapısı, yıllar süren uğraşlardan sonra ve resmiyet kazandırmadan, illegal olarak gün yüzüne çıkartıldı. Reklamını teknolojide önde gelen şirketlere ve Avrupa ülkelerine yaptırarak insanlarda bir algı ortamı oluşturulup, daha sonra o algı ortamı ile beraber işin içine bir de ünlü simaları katıklarında güven zincirini en üst tabakadan en alt tabakaya kadar sağlamış oldular.
ABD başkanı Donald Trump, başkan olduktan sonra bazı tabuların da yıkılmasını beraberinde getirdi. Dünya siyasetini sadece para ile yönetebileceğini açıklayan bu adam, 2009 yılından bu zamana kadar geliştirmekte olduğu para fonlarını kendi elinde tutarak daralma politikası uygularken de sanal para birimleri ile ekonomik darbeler yapmaya ve saldırmaya devam etti. ABD piyasasındaki doların azalması ve dünya piyasasında doların sert düşüşü üzerine, ülkesine istediği zaman sıcak para sokabilmek için bu fonları en gizli adamı olarak nitelendirilen süper kahramanımız Elon Musk’a emanet etti. Trump göreve geldikten belli bir süre sonra ismini tüm dünyaya ve özellikle Türkiye’deki sosyal medya kullanıcılarına Anıtkabir ziyareti ile duyuran Elon Musk, ABD’in kilit adamı konumuna geçmiş, belli bir süre medyadan uzak tutulmuş ve sonra ABD’in süper kahramanı olarak dünyaya lanse edilmiştir. Burada verilmek istenilen mesaj, “Ekonomimiz batmayacak ve daha fazla üretmeye devam edeceğiz.”dir.
Yahudi Lobisi ile ülke yönetimindeki konumunu daha da güçlendiren ABD başkanı, gücü tamamen eline aldıktan sonra izlediği dünya siyaseti ile Başkan seçildiği ilk aylarda izlediği dünya siyaseti çok farklıdır. Ekonomik olarak çok fazla yıpranan ABD, “Orta Doğu” bölgesindeki ülkelerde iç savaş çıkartmak adına desteklediği paravan devletlere silah yardımında bulunmak, dolar akışını sağlamak ve bu devasa lojistiği kontrol etmek adına çok fazla para harcamak zorunda kalmıştır. ABD, tarihinde hiç olmadığı kadar fazla kan kaybettiği bu zamanda uygulayabileceği en doğru hamleyi uygulamaya koymuş ve “En doğru savunma, saldırarak yapılan savunmadır.” stratejisini belirlemiştir. İlk iş olarak Orta Doğu ülkelerini karıştırarak Türkiye sınır bölgelerini alevlendirmiş ve kendi yönetiminde daralmaya gitmiştir. Bu süreçler yaşanırken tabii ki de ikili ilişkilere önem vererek hiç kimsenin beklemediği bir anda oyuna öyle bir hamle ile girmiştir ki tüm dünya şaşkınlık içerisinde kalmıştır.
“ABD ile Çin teknolojik cihazlar alanında pazarlarını birbirlerine açmaya karar verdiler.” Manşetleri tüm dünyanın gündemine oturmuştur.
Şimdi Elon Musk konusunu biraz daha detaylandıralım.
Kahramanımız Elon Musk! Bitcoin sanal para birimimin arkasındaki dahi beyin!
Elon Musk’n şirketi 2009 yılında tam da batmak üzereyken NASA ile birlikte ortak üretime geçme kararı alıyor. İşte bu anlaşmadan sonra her şey yeniden başlıyordu. NASA ile yapılan anlaşmadan sonra dünya medyasını en çok meşgul eden isimlerin başında gelen kahramanımız çok kısa sürede hatırı sayılır mini bir servete de sahip oluyor. ABD’nin tüm illegal işlerini NASA ile yapılan gizli bir anlaşma ile devralan Elon Musk, ilk imzasını NASA ile SpaceX uzay aracı yapımında paylaştı.
Burada küçük bir ayrıntıyı sizlerle paylaşalım. Tüm dünyanın dikkat dahi etmediği ya da görmezden geldiği küçük bir ayrıntı. Yani belki olur da sizin dikkatinizi çeker. Yukarıdaki satırlarda Bitcoin’in arkasında ABD ve İsrail’in olduğunu yazmıştık. Tabii ki de Çin’i saymıyoruz bile, nerden çıkarttınız! Ama öncelikle şu ayrıntıya dikkat edelim. İsrail devletinin 2007 yılında kurduğu bir Bitcoin madencilik şirketi var. Tarihe biraz dikkat edersek aslında patronunun da kim olduğunu görebiliriz.
ABD hükümeti, yönetime geldikten sonraki ilk çeyrekte ADB ekonomisinin zararının 9 milyar dolar olduğunu, ikinci ve üçüncü çeyrekten sonraki yıl sonuna kadar olan toplam borcunun ise 21 milyar dolar olduğunu açıklamıştır. ABD tarafında işin sıkıntılı tarafı, beş büyük eyalet kepenk kapatarak Trump’a karşı isyan bayrakları çekmiştir ve ABD’de hükümet düşmüştür. İstihbarat başkanından tutun Meksika sınırına kadar tamamını değiştiren (Yahudi Lobisi) Trump, ABD’de katıldığı bir canlı yayın programında, “Devletimizin borcunu en kısa zamanda Körfez ülkelerine ödettireceğiz, halkımız hiç merak etmesin.” açıklamalarını yapmıştır.
Bu açıklamaların üzerinden kısa bir süre sonra ABD’nin Katar hamlesi ortaya çıktı. Katar’da askeri bir darbe girişimi yapıldı ve Türkiye buna karşılık özel bir ekiple Katar Şeyhi’nin sarayının önünde geniş önlemler alarak darbeyi engellemiştir. Bu hamlesi boşa çıkan ABD, ikinci kez sahneye çıktığında en iyi bildiği oyunu oynadı. Ekonomik savaş! Katar’a uyguladıkları ekonomik ambargoyla halkı büyük bir buhrana sokup darbe alt yapısı hazırlamaya çalıştı. Hollanda’dan tutun da Suudi Arabistan’a kadar herkes ABD’nin bu tutumunu olumlu karşılayıp Katar ile ikili ilişkilerini askıya alarak Katar’ın sıcak para akışını yavaşlatmaya başlamışlardı.
Aradan iki ay kadar süre geçtikten sonra Katar mecburen ABD ile savaş uçakları konusunda 12 milyar dolarlık anlaşma yapmak zorunda kaldı. Tamamı dolar bazında olan bu anlaşma, ABD’nin cari açığının ilk iki çeyreğini kapattığı anlamına gelmektedir.
ABD bunu elini bile kıpırdatmadan Müslüman bir ülkeye yaptırmıştır. Aradan bir hafta geçtikten sonra bu sefer de Katar ile aralarında ortak bir askeri tatbikat düzenlenmiş ve 7 milyar dolarlık bir anlaşma daha sağlanmıştır. Ülkesindeki doların sıcak piyasada azalmasına ve borçlarının artmasına karşılık olarak attığı bu adımlar karşılık bulmuş ve Trump kısa bir süre de olsa rahatlamıştır.
ABD – ÇİN SAVAŞI!
ABD ve Çin arasında yıllarca süren ekonomi savaşları artık o kadar ileri seviyelere ulaşmıştı ki ABD hükümeti bu savaşlardan çok ciddi yaralar almış ve ülkesine yeni bir pazar alanı oluşturmak istemiştir. Çin ile teknolojik cihazlar üzerinde anlaşma sağlayan ABD bu anlaşmanın ardından Çin piyasalarına sürdükleri Bitcoin’i tekrar dünya piyasasına çıkartmış ve Çin hükümetinin desteğini alarak Bitcoin’e Uzak Doğu ülkelerinin de yatırım yapmasını sağlamıştır.
Çin hükümeti ile gizli bir anlaşmaya varılan bu görüşmeler sonucunda Çin, anlaşma gereğince ABD pazarına kendi teknolojik cihazlarını sokabilecek, bunun karşılığında ise ülkesini sanal para birimi kullanmaya teşvik edecek uygulamalar yapacaktı. Çin ilk adımı atarak merkez bankalarına getirilen Bitcoin’lerin dolara çevrilmesini sağlayan kolaylığı halkına sundu. Sonrasında Bitcoin hisselerinden yüzde üç yüz oranında artış oldu. Hisselerdeki bu artış ABD’yi yeteri kadar mutlu etmediği gibi yeni çözüm noktaları da aramaya sevk etti. Daha fazla kazanmalıydılar…
Ekonomiyi kurtarma paketi ile Bitcoin’i Çin piyasasına da sokan ABD, bu para biriminin daha hızlı ilerleme kaydetmesi için medyayı kullandı ve bir televizyon dizisi aracılığı ile tüm dünyaya reklam yapmayı hedefledi. MR. ROBOT!
Mr. Robot’un 2. sezon, 9. bölümden 12’inci bölüme kadar olan bölümlerde ABD’nin Çin ile gizli bir anlaşma yaparak Bitcoin hisselerinin çoğunu elinde bulundurdukları vurgulanmıştır. Çin’in yılbaşı gecesinden bir gün öncesine kadar hisse alımlarının devam edeceği ve yılbaşı gecesinden önceki gece de %90’ının sadece dolara çevirilerek çekilip, bir gecede sanal para biriminin nasıl eridiğini göstermişlerdir. Nitekim dizide olanların aynısı 3 hafta sonra Çin’in yılbaşından önceki gece gerçekleşti. Bitcoin hisselerinden 42 milyar dolarlık satış oldu. Kim veya kimler tarafından çekildiği bilinmeyen bu para ABD devletine sıcak para olarak girdi ve olası bir ekonomik çöküşün önüne geçilmiş oldu.
Peki Çin’in kazancı ne oldu?
Çin, ABD piyasasına 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ilk defa girebildi. ABD piyasasında üretilen tüm cihazların birebir kopyasını yapan Çin, ellerindeki tüm stok ürünlerini ABD pazarına sokarak hem çok ciddi gelir elde etti hem de çok ciddi bir reklam yapmış oldu.
ABD ve Çin hükümetlerinin bu planının arkasında tuttukları dahi beyin ise Elon Musk oldu.
Katıldığı bir canlı yayın programında kendisine şu soru yöneltildi: “Bitcoin’in arkasında sizin olduğunuz söyleniyor, bu doğru mu?” Musk bu soruyu hafifçe tebessüm ederek geçiştirmişti.
Dünya siyasetini takip edebilmek istiyorsanız dünya borsalarını takip ediniz. Ekonomisi çökmekte olan her ülkenin piyasalarında kimsenin göremeyeceği bir savaş hazırlığı vardır.
Bu yazı yorumlara kapalı.